genel ekonomi
Genel Ekonomi  
  Ana Sayfa
  İletişim
  Ekonomi Haberleri
  => 06.03.2009 cuma
  => 12.03.2009 perşembe
  => 07.04.2009 salı
  => 08.04.2009 çarşamba
  => 09.04.2009 perşembe
  => 10.04.2009 cuma
  => 11.04.2008 cumartesi
  => 12.04.2009 pazar
  => 13.04.2009 pazartesi
  => 14.04.2009 salı
  => 15.04.2009 çarşamba
  => 16.04.2009 perşembe
  => 17.04.2009 cuma
  => 18.04.2009 cumartesi
  => 19.04.2009 pazar
  => 20.04.2009 pazartesi
  => 21.04.2009 salı
  => 22.04.2009 çarşamba
  => 23.04.2009 perşembe
  => 24.04.2009 cuma
  => 25.04.2009 cumartesi
  => 26.04.2009 pazar
  => 27.04.2009 pazartesi
  => 28.04.2009 salı
  => 29.04.2009 çarşamba
  => 30.04.2009 perşembe
  => 01.05.2009 cuma
  => 02.05.2009 cumartesi
  => 03.05.2009 pazar
  => 04.05.2009 pazartesi
  => 05.05.2009 salı
  => 06.05.2009 çarşamba
  => 07.05.2009 perşembe
  => 08.05.2009 cuma
  => 09.05.2009 cumartesi
  => 10.05.2009 pazar
  => 11.05.2009 pazartesi
  => 12.05.2009 salı
  => 13.05.2009 çarşamba
  => 14.05.2009 perşembe
  => 15.05.2009 cuma
  => 16.05.2009 cumartesi
  => 17.05.2009 pazar
  => 19.05.2009 salı
  => 20.05.2009 çarşamba
  => 21.05.2009 perşembe
  => 22.05.2009 cuma
  => 25.05.2009 pazartesi
  => 26.05.2009 salı
  => 28.05.2009 perşembe
  => 30.05.2009 cumartesi
  => 31.05.2009 pazar
  => 01.06.2009 pazartesi
  => 02.06.2009 salı
  => 03.06.2009 çarşamba
  => 04.06.2009 perşembe
06.03.2009 cuma
 

ABD'de işsizlik son 26 yılın zirvesinde
İşsizlik 8.1'le rekor düzeye ulaştı
06 Mart 2009 Cuma, 16:06

ABD'de tarım dışı istihdam rekor düzeyde azaldı.

Çalışma Bakanlığı verilerine göre, Şubat ayı işsizlik oranı, 651 bin kişilik artışla, yüzde 8,1 düzeyine yükseldi.

Yüzde 8,1 oranında işsizlik oranının, 1983 yılından buyana en yüksek düzey olduğu belirtiliyor.

Anketlere göre, işsizlik oranının yüzde 7,9 oranında gerçekleşeceği tahmin ediliyordu.

İşsizliğin sağlık ve eğitim sektörü dışında yaygın olduğu ABD'de iş verenler, çalışma saatini kısaltarak ya da ücret artışlarını dondurarak istihdamı korumaya çalışıyor.

 http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/132754-ABDde-issizlik-son-26-yilin-zirvesinde.aspx



Şirket batıyor parayı CEO'lar götürüyor
Bir zamanlar dünyanın en büyük otomotiv üreticisiyken iflasın eşiğine gelen GM'nin CEO'su milyon dolarlarla oynuyor
06 Mart 2009 Cuma, 14:15

Bir zamanlar dünyanın en büyük otomotiv üreticisiyken iflasın eşiğine gelen, geçen yıl 30,9 milyar dolar zarar eden, hisse senetlerinin değeri 2 doların altına inen ve bilançosu hükümet kredileriyle desteklenen General Motors'un 8 yıldan uzun süredir üst yöneticisi (CEO) olan Rick Wagoner, geçen yıl ücret ve primler dahil yaklaşık 14,9 milyon dolar gelir elde etti.

GM'nin, ABD Sermaye Piyasası Kurulu'na (SEC) sunduğu 2008 yılı raporuna göre, şirketin yönetim kurulu başkanı ve üst yöneticisi Wagoner'in gelirinin, menkul kıymetlerde bulunan 11,9 milyon dolarlık kısmı, şirketin hisseleri değer kaybettiği için 682 bin dolara düştü.

Önceki yıl 15,7 milyon dolar gelir elde eden Wagoner'in geliri, geçen yıl yüzde 5,5 gerileyerek 14,9 milyon dolar oldu. Wagoner, geçen yıl nakit olarak teşvik primi almadı, ancak 2007 yılında 1,6 milyon dolar olan maaşı geçen yıl yüzde 35 arttı. Wagoner'in geçen yılki maaşı, şirketin yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında, iki yıllığına azaltılmasını kabul ettiği için 2006 yılından önceki seviyeye döndü.

Bu yıl GM'nin hükümetten kredi alması karşılığında maaşının 1 dolar olmasını kabul eden Wagoner, geçen yıl 2,1 milyon dolar maaş, 11,9 milyon dolar menkul kıymet ve 836 bin dolar diğer mali gelir elde etti.

Geçen yıl Wagoner'in geliri içinde bulunan ve 7,1 milyon dolar tutarındaki 1 milyon adet tercihli hissenin bugünkü tutarı, Wagoner satın aldığında 23,13 dolar olan hisselerin değeri 2 doların altına gerilediği için azalmış bulunuyor.

Wagoner'in önceki yıllarda aldığı 4,7 milyon adet tercihli hisse de, GM'nin borsa fiyatı, tercihli hisselerin süresi dolmadan önce kullanım fiyatının üstüne çıkmazsa değerini yitirmiş olacak.

Önceki yıl sonunda 24,89 dolar olan ve 2008 yılında yüzde 87 değer kaybeden GM hisseleri, dün New York Borsası'nda 34 sent (yüzde 15,5) azalarak 1,86 dolara indi.

Wagoner'in diğer mali gelirleri, şirketin uçağının kişisel kullanımı için 160 bin dolar, kişisel güvenlik için 270 bin dolar, şirketin araçlarının kullanımı için 11,500 dolar ile finansal ve emlak planlama için 12 bin dolar olarak sıralanıyor.

Geçen yıl Wagoner ile Chrysler ve Ford'un üst yöneticilerinin, hükümetten kredi almak için Washington'a özel uçaklarıyla gitmeleri, Kongre'de büyük tepkiye yol açmıştı. GM, 31 Aralık'ta hükümetle kredi anlaşmasını imzaladığında şirketin özel uçağını elden çıkarmayı kabul etmişti.

Şimdi Wagoner, şirketin baş işletme görevlisi Fritz Henderson ve şirketin baş mali işler görevlisi Ray Young, ticari havayollarında ''first-class'' uçuyor. Diğer üst düzey yetkililer de uluslararası seyahatlerde ''business class'' ve iç hatlarda ise ekonomi sınıfı uçuyorlar.

Son üç yılda 82 milyar dolardan fazla zarar eden GM, ABD hükümetinden 13,4 milyar dolar kredi aldı ancak, bu kredi miktarını 30 milyar dolara çıkarmaya çalışıyor.

Yeniden yapılanma programı kapsamında yıl sonuna kadar 4 bini Kanada'da olmak üzere dünya çapında 47 bin işçiyi işten çıkarmayı planlayan GM, ABD'de 5 fabrikayı daha kapatacak.



-KANADALI SENDİKA GM İLE GÖRÜŞÜYOR-

Bu arada, Kanada Otomotiv İşçileri Sendikası (CAW), GM'ye bağlı Kanadalı şirket ile görüşmelerinde bazı ödünler vermeye hazır olduğunu bildirdi.

CAW Başkanı Ken Lewenza, düzenlediği basın toplantısında, ABD'li Birleşik Otomotiv İşçileri Sendikası'nın (UAW) GM ile geçici anlaşmasını incelediklerini ve bu anlaşma temelinde koşulları görüşeceklerini, ancak Kanada'nın pazar payını sürdürmesi gerektiğini söyledi.

Lewenza, ''Toplu sözleşme, gücünü göstermekle ilgili değil, bu, tarafların, Kanada'da sahip olduğumuz işlerimizi sürdürmemize izin verecek yatırım avantajını devam ettireceğimiz anlaşmaya varmasıyla ilgili bir durum'' dedi.

''Dünya durgunluk döneminden geçiyor ancak, otomotiv sektörü buhrandan'' diyen Lewenza, sektörün hükümetin müdahalesiyle yaşamını sürdürebileceğini belirtti.

GM ile 15 Mart'a kadar anlaşma imzalamayı umduğunu söyleyen Lewenza, GM ile yapılacak anlaşmanın, bu ayın sonuna kadar tamamlamayı umduğu Chrysler ve Ford ile yapılan görüşmelerde ''örnek'' teşkil edeceğini kaydetti.

CAW, hali hazırda geçen bahar döneminde 2011 yılına kadar geçerli olmak üzere maaşları 3 yıl dondurmayı kabul ederek, GM, Ford ve Chrysler için 697 milyon dolar tutarında ödün vermiş bulunuyor.

Kanada'da varlığını sürdürebileceğine dair geçen ay Kanada hükümetine yeniden yapılanma planı sunan GM Canada, sendika ile görüşmelerinin önemli bir parçasının emeklilik maliyetlerinin azaltılması olacağını, ancak emekliler için mevcut sağlık harcamaları ve emeklilik oranlarının sürmesini istediğini belirtiyor.

GM, ayrıca görüşmelerde maaşların azaltılmasını da istiyor.

http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/132711-Sirket-batiyor-parayi-CEOlar-goturuyor.aspx
 



Ana sayfa
> Finans&Borsa
Dolarda yükseliş sürecek mi?
Piyasalarda büyük panik yaşanıyor!!! Borsa yüzde 4 yakın gerilerken dolar 1.80 sınırına dayandı. Peki yükseliş hangi seviyeye kadar sürecek?
06 Mart 2009 Cuma, 13:33

Piyasalardaki iyimserlik kısa süredü. Çin ve GM’den gelen açıklamaların etkisiyle bir anda dengeler bozuldu. Borsalarda sert satış başlarken, dolar son 6 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Dün 1.72 TL'den açılan dolar bir anda 1.77 TL’ye kadar fırladı. Kapanışa doğru hafif gerileyen dolar, bugün de 1.77 TL'nin üzerinden güne başladı.

DOLAR TARİHİ ZİRVESİNDE

Saat 10.45 itibarıyla 1.80 TL seviyesine ulaşan dolar tarihi zirvesine ulaştı. İMKB ise dün gelen sert satışların etkisiyle yüzde 4'e yakın düşüş kaydetti. Euro ise 2.26 TL sınırına ulaştı. Güne yüzde 1 kayıpla başlayan İMKB, avrupa borsalarındaki toparlanmanın etkisiyle  kayıplarının bir kısmını telafi etti. ancak piyasalarda yüksek tansiyon devam ediyor...

ABD BORSALARI ÇÖKTÜ

Dünyanın en büyük otomotiv şirketi olan GM'in iflasın eşiğine gelmesi ve bankacılık hisselerinde yoğunlaşan satışlar, ABD borsalarında çok sert hareketlere neden oldu. Dow Jones yüzde 4.1 kayıpla 6 bin 594 puana gerilerken, 15 Nisan 1997'den sonraki en düşük seviyesine oturdu. Benzer şekilde S&P 500 yüzde 4.3 düşüşle 18 Eylül 1996, Nasdaq Bileşik Endeksi de yüzde 4 kayıpla 12 Mart 2003'ten bu yanaki en düşük seviyelere geriledi.


Peki yükseliş sürecek mi, uzmanlar ne öngörüyor?

Finans Yatırım Başekonomisti Banu Kıvcı Tokalı:

Son dönemde döviz kurunda volatilitenin tekrar arttığına tanık oluyoruz. TL’de görülen değer kaybında aslında birkaç faktörün bir arada olmasının etkisi var: Dışarıda, küresel ekonomi ve piyasalarda normalizasyon sürecinin gecikmesi ve toparlanma ümitlerinin sürekli ötelenmesi, hükümet önlemlerin etkinliği ile ilgili ciddi soru işaretlerinin oluşması; içeride de, IMF ile yapılması beklenen yeni programa ilişkin belirsizlik sürecinin devam ediyor olması, gelecek dönem maliye politikalarına yönelik endişeli bir tutumun belirmesi ve böyle bir ortamda Merkez Bankası’nın agresif faiz indirimlerini sürdürmesi olarak ilk etapta sayabiliriz. Önem sırasına göre sıralamak gerekirse, küresel ortam, daha düşük faiz ortamı, yeni program ve “mali kural” belirsizliği olarak belirlemek mümkün.
Özellikle, yüksek getiri cazibesi azalan TL’nin, güçlü bir program çapası eksikliğinin de etkisiyle, devam eden küresel belirsizlikler karşısında zayıf konumunu sürdürdüğü gözleniyor. Dışarıdaki tansiyonun daha da artması durumunda 1.80-1.85’lere doğru daha fazla bir değer kaybı ile karşı karşıya kalınabilir.
Ancak, TL’deki değer kaybının daha ciddi boyutlara ulaşmamasını sağlayan pozitif unsurların da mevcut olduğunu unutmamak lazım: İç ekonomik dengelerin, düşen emtia fiyatlarından olumlu etkilenmeye devam etmesi (enflasyon, cari açık başta olmak üzere), gecikme ile de olsa yeni programın yapılacağına dair devam eden inanç, TL’de zaten önemli bir değer kaybının yaşanmış olması, hanehalkının yükümlülük dolarizasyonunun diğer gelişmekte olan ülkelere göre oldukça düşük olması ve hala önemli tutarda döviz mevduatlarının bulunması gibi. Bir de, varlık barışından gelmesi beklenen katkı. Dolayısıyla, TL’nin daha zayıf seviyelerinden, döviz mevduatların çözülmesi ile bir destek gelmesi muhtemel.

Murat Salar A Yatırım Genel Müdür Yardımcısı

GM’in kaynak talebi ve iflas restinin piyasalar üzerinde çok fazla etkili olduğunu düşünmüyorum. Türkiye son üç gündür daha kötü fiyatlanıyor. Bir takım veriler de Türkiye’nin negatif fiyatlanması gerektiğin gösteriyor. Gelişmekte olan ülkeler artık daha fazla etkilenecekmiş gibi görünüyor. Son dönende piyasada yaşanan hareketin temel nedeni bu… Türkiye’de fiyatlanmamış riskler şu anda fiyatlara yansıtılıyor. Münferit olarak bize daha sert satışlar geliyor. Kriz ABD’de başladı, AB’ye sıçradı şimdi gelişmiş ülkeler etkileniyor. Dün ABD başta olmak üzere dünya borsaları yüzde 5 yükseldi ama bizde bize çok fazla ansımadı. Yabancılar borsada ocakta 150 milyon dolarlık satış yaptı. Şubatta da bu seviyede bir satışın olduğunu düşünüyorum. Merkez Bankası’nın yapacağı hareket önemli. Ancak bu seviyelerden değil de birazcık daha yukarılardan müdahale gelebilir. Önemli olan müdahale geldiğinde sonuç alınmalı. Eğer müdahale gelir ve başarısız olursa, Rusya’da olduğu gibi çok daha kötü sonuçlar ortaya çıkabilir.

Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Yunus Kaya

 

Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Yunus Kaya, dolardaki yukarı yönlü hareketliliğe ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada dolara olan talebin sürdüğünü, aynı zamanda Avrupa merkez bankalarının faizleri en düşük seviyeyi indirmelerine ilişkin beklentinin doları güçlendirdiğini söyledi.

Türkiye'de de dolara olan talebin devam ettiğine işaret eden Kaya, ''Piyasada dibin oluşmadığı beklentisi, yatırım araçları arasında doları öne çıkarıyor'' dedi.

Doların bugün gerilemesi için bir neden olmadığını ifade eden Kaya, Varlık Barışı kapsamında Türkiye'ye gelen dövizin nisan ayından itibaren bozdurulmasıyla doların 1,80 TL'yi aşmasının zor olacağını beklediklerini kaydetti.

Kaya, dolarda kısa dönemde zirve olarak ise 1,80 TL seviyelerini öngördüklerini ifade etti.

Ata Yatırım Başekonomisti Nurhan Toguç

Ata Yatırım Başekonomisti Nurhan Toguç, Avrupa ve Doğu Avrupa'da bankacılık sektöründeki problemlerin, doların tekrardan güvenli liman olarak görülmesine neden olduğunu söyledi.

Toguç, serbest piyasada doların yükselişine ilişkin, dolarda bugün hızlanan yukarı yönlü hareketliliğin, yurt içi olaylardan kaynaklanmadığının altını çizdi.

ABD dolarının diğer para birimlerine karşı değer kazanma sürecinde olduğuna işaret eden Toguç, içeride dolardaki hareketliliğin en önemli nedeninin bu olduğunu söyledi.

Avrupa bankalarının 2 trilyon dolara yakın açığı olduğunu belirten Toguç, ''Avrupa ve Doğu Avrupa'da bankacılık sektöründeki problemler doların tekrardan güvenli liman olarak görülmesine neden oluyor'' dedi.

Türkiye'de Merkez Bankasının faiz indirimlerinin doların yükselmesinde önemli bir paya sahip olmadığı görüşünü dile getiren Toguç, olumsuz haberlerin gelmeye devam etmesi durumunda doların 1,80 TL'nin üzerine çıkmasının söz konusu olduğunu bildirdi.

Toguç, olumsuz haberlerin daha kısa sürmesi durumda ise doların daha alt seviyelerde kalabileceğini söyledi.

IMF ile anlaşma yapılmamasının bu süreçte önemli bir etkiye sahip olmadığını da belirten Toguç, ''İşin güzel yanı bonolarda faiz oranları herhangi bir yukarı yönlü hareket göstermiyor'' dedi.

Toguç, yıl sonu dolar kuru beklentilerinin 1,60 TL olduğunu, önceki yıllara göre ucuz doların görülmeyeceğini ancak 1,80'lerin üstünün beklenmediğini bildirdi.

Garanti Bankası Döviz Masası Yöneticisi Hakan Kuyumcuoğlu

Garanti Bankası Döviz Masası Yöneticisi Hakan Kuyumcuoğlu, IMF anlaşması yapılmadıkça doların yukarıya doğru hareketlerde kırılganlığını koruyacağını belirtti.

Hakan Kuyumcuoğlu, şimdiye kadar dolar-TL üzerindeki koruma kalkanının faiz olduğunu belirterek, dolardaki yükselişin faizler çok aşağı indiği için beklenen birşey olduğunu söyledi.

Kuyumcuoğlu, sadece Türkiye'de değil, diğer gelişmekte olan ülkelerin döviz piyasalarında da bir atak olduğunu ifade ederek, ''Macaristan parası, Güney Afrika parasında da bir atak var. Zaten gelişmekte olan piyasalarda bir atak olması bekleniyordu. Bu başlangıç olabilir. Teknik olarak 1,7500'in üzerinde kapattığı takdirde 1,8400-1,8600 seviyesini de test edebilir. Önümüzdeki 2-3 hafta içinde...'' diye konuştu.

Piyasaların iyi haberlere ihtiyacı bulunduğunu dile getiren Kuyumcuoğlu, ''Bu iyi haberler nedir? IMF anlaşması olabilir. Yurt dışı piyasalarda bir düzelme beklenebilir. Bugünkü hareketin başlangıcı zaten yurt dışı piyasalardaki kötüleşme ve General Motors'un iflas istemi ile ilgili haberlerdir'' dedi.

Yurt içinde ise IMF anlaşmasının büyük önem taşıdığını kaydeden Kuyumcuoğlu, IMF anlaşması yapılmadıkça doların yukarıya doğru hareketlerde kırılganlığını koruyacağını belirtti.

Turkish Yatırım A.Ş Finansal Strateji Müdürü Gökhan Uskuay

Dolardaki yükselişe ve borsadaki gelişmelere ilişkin, dövizde yaşanan yükselişte Doğu Avrupa kaynaklı yaşanan endişelerin etkisi olduğunu söyledi.

Uskuay, ''Dolardaki yükseliş hareketi devam etse de kalıcı olacak bir yükseliş olmayacaktır, kalıcılık arz etmiyor. Çünkü dolardaki yükseliş Türkiye'deki iç sebeplerden değil Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler grubu içinde yer almasından kaynaklanıyor. Grup riski taşıyor'' dedi.

İMKB'nin yurt dışı piyasalardan oldukça farklı olarak yatay ve sıkışık seyir izlediğine işaret eden Uskuay, bu sıkışık seyrin bozulmasının da beklenmediğini, ancak 23 bin 200 seviyesinin kırılması durumunda Borsada düşüş yaşanabileceğini kaydetti.

http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/132904-Apartmanlar-elektrik-uretip-devlete-satacak.aspx


 
   
Piyasa Haberleri  
   
 
   
Bugün 8 ziyaretçi (41 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol